Küçükçekmece Evde Masaj

Küçükçekmece Evde Masaj GöbeÄŸinin üstünde bir kitap ve tarafındaki masanın üzerinde de yarısı yenmiÅŸ bir yiyecek vardı. Öylesine sempatik ve masum görünüyordu ki, Turner’ın yüreÄŸi sızladı. YolculuÄŸu esnasında onu özlemiÅŸti – hemen hemen her gün her dakika onu ve uÄŸursuz ayrılışlarını düşünmüştü.

Onu yeniden gördüğü ÅŸu ana kadar, özleminin ne kadar derin ve köklü bulunmuÅŸ olduÄŸunun farkına vardığını sanmıyordu. Kendi kendine onu uyandırmayacağını söylemiÅŸti ama tahmin etmiÅŸ olduÄŸu ÅŸeklinde yatak odasında uyumuyordu. Bu durumda üst kattaki yatak odasına gitmesi için onu uyandırması gerekecekti. Ve bunu pekâlâ Turner, kendisi yapabilirdi. Kanepeye kadar yürüdü, Miranda’nın yemeÄŸini yan tarafa itti, masanın üzerine tünedi ve elindeki paketi kucağına aldı. “Uyan, sev – ” durakladı, son anda, ona sevgi sözlerini kullanmamayı nasıl emrettiÄŸini hatırlamıştı. Omzuna dokundu. “Uyan, Miranda.” Miranda gözlerini kırpıştırdı. “Turner?” sesi mahmurdu. “merhaba tatlım, ” “Ben derhal hemen – ”

Küçükçekmece Evde Masaj

Küçükçekmece Evde Masaj Miranda esnedi. “nerede ise geleceÄŸinden ümidi kesmiÅŸtim.” “Sana bugün geleceÄŸimi söylemiÅŸtim.” “fakat yollar…” “o denli da kötü deÄŸildi.” Turner ona gülümsedi. Miranda’nın uykulu aklı henüz ona çok kızgın bulunduÄŸunu hatırlamamıştı, Turner da hatırlatmayı mantıklı görmüyordu. Yanağına dokundu. “Özledim seni.” Miranda tekrar esnedi. “Öyle mi?” “Çok.” Turner duraksadı. “Sen beni özledin mi?” “Ben… Evet.” aslı astarı olmayan söylemenin yarar etmeyeceÄŸini fark etti. O aslına bakarsanız Miranda’nın kendisini sevmiÅŸ olduÄŸini biliyordu.

“Londra’da iyi süre geçirdin mi?” diye sordu kibarca. “KeÅŸke sen de yanımda olsaydın, ” karşılığını verdi Turner, sesi çok ölçülüydü, sanki onu gücendirmemek için kelimeleri dikkatlice seçiyor gibiydi. Sonra o da aynı ÅŸekilde kibarca, “Sen, ben yokken iyi süre geçirdin mi?” diye sordu. “Bir kaç günlüğüne Olivia geldi.” “Öyle mi?” Miranda başını salladı. Sonrasında mevzuÅŸtu, “Bunun haricinde düşünmek için de epeyce bir süreım oldu.” Turner, uzun bir sessizlikten sonra, “anladım, ” dedi. Turner paketi bırakıp tek mumun yandığı yere giderken Miranda da onu izledi. “Burası oldukca karanlık, ” dedi Turner fakat sanki bu bilerek ayarlanmıştı. Turner mumu aldı ve onunla bir kaç mum daha yaktı. Bu sırada Miranda, onun yüz ifadesini görmeye çalışıyordu. “Ortalık daha alacakaranlıkken uyuyakalmışım, ” dedi Miranda. “hakikaten mi?” dedi Turner.