Küçükçekmece Masaj Salonu-Beyza Hanım
Küçükçekmece Masaj Salonu
Küçükçekmece Masaj Salonu-Beyza Hanım O halde, günlüğün gene de böylesine şiirsel bir tat kazanmasını iyi mi açıklayabiliriz? Bunun yanıtı oldukça kolay. Onun şiirle gerçeği birbirinden ayırt etmeye kafi gelecek ölçüde varlıklı olmayan, ya da isterseniz fukara olmayan deyin, şair mizacıyla açıklanabilir bu. Şiirsellik, onun kendi kendine oluşturduğu fazladan bir şeydi. Bu fazlalık, gerçeğin ortaya koyduğu şiirsel durumlarda ona zevk veren şiirsel öğeydi; bu öğeyi şiirsel düşünüş biçiminde geri alıyordu. Bu da ikinci zevkiydi ve onun tüm yaşamı zevk üzerine kurulmuştu. Ilk durumda güzel duyu öğenin kişisel olarak tadını çıkarırdı; Ikincisinde ise kendi şahsının güzel duyu olarak keyfinı çıkarırdı.
Ilk durumda önemli olan, kısmen gerçeğin ona verdiğinden, kısmen de kendisinin gerçeğe yüklediklerinden bencilce, kişisel bir zevk almasıydı: ikinci durumda ise kişiliği buharlaşır, o vakit da durumdan ve o vaziyet içindeki kendisinden zevk alırdı, ilkinde, elverişli bir vaziyet, bir öğe olarak gerçeğe sürekli bir ihtiyaç duyardı; ikinci durumda ise gerçek, şiirsellik içinde boğulurdu. Doğrusu ilk aşamanın meyvesi, ikinci aşamanın meyvesi olarak günlüğün ortaya çıkmasına neden olan ruh halidir; ikinci durumda kullanılan “meyve” sözcüğü birinciden biraz farklı bir anlam taşımaktadır.
Küçükçekmece Masaj Salonu
Küçükçekmece Masaj Salonu Doğrusu şiirsellik, onun tüm yaşanıma egemen olan belirsizlik sayesinde devamlı sahip olduğu bir şeydir.Yaşamış olduğumız dünyanın ardında, uzak geri planda başka bir dünya uzanır; bu ikisi arasındaki ilişki, kabaca tiyatrodaki gerçek sahneyle, gerisinde vakit zaman görülen sahne arasındaki ilişkiye benzer. Incecik bir tülün arkasından, gerçek dünyadan farklı nitelikte, daha hafif, daha havai, uçuşan ağlardan oluşmuş bir dünya şeklinde duran bir şey görünür. Bedenleri gerçek dünyada görünen çoğu fert aslına bakarsak oraya değil, öteki dünyaya aittir. Sadece insanın bu tarzda yitip gitmesi, gerçeklikten ciddi bir halde kopması ya sağlıklı bulunduğunun bir belirtisidir yahut hasta. Hendisiyle tanıştığım ama tanımadığım bu ferdin durumu Ikincisine uyuyordu.
Hendisi gerçeğe ilişik olmadığı halde gerçekle çok ilgiliydi. Gerçeğin içinde devamlı dönenip durmuştu fakat kendisini ona maksimum adadığımda bile çoktan onun ötesindeydi. Ama onu çekip götürmüş olan ne iyilikti ne de hakikaten fenalık – şimdi bile onun için bunu söylemeye cesaret edemem. O, gerçeğin yetersiz, ya da en fazla geçici bir uyarıcı güç oluşturduğu emcerbatio cerebri’den muztaripti.
Son yorumlar